Öğrenme Yoldaşı kimdir?

“Hakikati konuşmak için iki kişiye ihtiyaç vardır. Biri konuşan, diğeri de dinleyen…”Henry David Thoreau
Pek çok okulda öğretmenlere, birbirlerinin derslerini gözlemlemek için ziyaretler yapmalarının önerildiğini, son günlerde sık sık duyuyorum. Bu uygulamayı ben de yıllar önce değişik okullarda deneyimlemiştim.

Akıllara ilk olarak şu soru geliyor: Ders gözlemi yapan kişinin o sınıfta bulunma amacı nedir? Çünkü insanın doğası gereği, bu süreç daha çok değerlendirme, hatta yargılama içerebilir ve bunun iki tarafa da faydası olmaz. Asıl amaç meslektaşlar arasında bir öğrenme süreci başlatmak olduğuna göre, istenmeyen sonuçlar doğurabilecek bu durumu yararlı hale getirmemiz gerekir. Bunun için “öğrenme yoldaşlığı”nı öneriyorum.

Öğrenme yoldaşlığını, meslektaşların birlikte çıkacakları öğrenme yolculuğunda yol arkadaşlığı yapmaları olarak tanımlıyorum. Mevlana ve Şems’in hayatın anlamını öğrenme yolcuğundaki yoldaşlıkları gibi… A. Toffler, “21. yüzyılın cahili, öğrendiğini unutup yeniden öğrenemeyendir” diyor. Biz de okullarda odağımızı öğretmekten öğrenmeye değiştirmeli, okulun tüm paydaşlarını “öğrenen” olarak yeniden tanımlamalıyız. Öğrenenler, öğrenme yolculuğunda yol arkadaşlarına yani öğrenme yoldaşlarına ihtiyaç duyar.

Araştırmalar, öğretmenlerin birlikte çalışmayı ve meslektaşlığı, diğer tüm yapılanma çabalarının üzerinde tuttuğunu gösteriyor (Sidler, 1993). Öğretmenlere göre, en etkin öğrenme yöntemi, kendi deneyimlerinden sonra, diğer öğretmenlerden öğrenmektir (Smylie, 1989). Meslektaşlarından öğrenmeye; profesör, idareci, danışman ve uzmanlardan öğrenmeye göre daha fazla değer veriyorlar (Raney & Robbins, 1989). Öte yandan çok az okul, öğretmenlerine, meslektaşlarını derste yapılandırılmış şekilde gözlemleme fırsatını sunuyor (Sparks & Bruder, 1987).

Öğrenme yoldaşlığını anlamaya giden yol, “meslektaş koçluğu”ndan geçiyor. Temel koçluk becerileri eğitimi almış meslektaşlar arasında yapılandırılan öğrenme sürecini “Meslektaş Çemberleri içinde Öğrenme Yoldaşlığı” olarak tanımlıyorum.

Araştırmalara göre, öğretmenler, meslektaş koçluğunu / öğrenme yoldaşlığını takiben, eğitimdeki değişimi desteklemek için beceri ve stratejiden artan oranda yararlanıyor (Bowman & McCormick, 2000; Kohler vd., 1997; Smith vd., 2004). Showers, koçluk/yoldaşlık alan öğretmenlerin %80’inin, almayanların %10’unun yeni stratejiler uyguladığını belirtiyor. Meslektaş koçluğunun / öğrenme yoldaşlığının daha yüksek öğrenci başarısına yol açtığı da kanıtlanmıştır (Bartell, 2005). İki yıl süreyle koçluk / yoldaşlık alan öğretmenlerin, bir yıl alanlara göre daha fazla gelişim gösterdiği de görülüyor (Pasch & Harberts, 1992). Farklı okullarda öğretmenlerle çalışan, eğitimler yapan, koçluk modelini bilen, hatta bu modelle rahat bir şekilde çalışan bir eğitimci olabilirsiniz. Bazen çok iyi tanımadığınız bir gruba öğretmenlik öğütleri vermek daha kolaydır. Öğretmenlik gurularının kendilerine bu kadar güvenmelerine şaşırmamak lazım! Peki ya yeni mezun bir öğretmene ya da çalışma arkadaşınıza koçluk yapmanız istenirse ne olur? Her gün beraber çalıştığınız birine koçluk yapmak cesaret ister mi?

İster ders ziyaretleri ve gözlemler yapan bir öğrenme yoldaşı olun, ister çalıştığınız kurumdaki kişilere öğrenme yoldaşlığı yapın, bunu yapabilmek ve öğrenmeye devam edebilmek için temel yaklaşımlarsa şu şekilde sıralanabilir;

Sizinle aynı düzeyde çalışan birine ya da astınıza öğrenme yoldaşlığı yaparken, güvenli ancak zorlayıcı bir ortam yaratmalısınız. Onu, tehlikeli işler yapmaya değil ama risk almaya teşvik etmelisiniz. Risk almanın ödüllendirildiği bir ortam yaratmak da size düşüyor. Eğer yoldaşlık yaptığınız kişinin yöneticisi ya da müdürüyseniz, size, işinin farklı yönlerinde kendisine karşı kullanılabilecek zayıf yönlerini gösterebilir. O nedenle tutumunuzu mümkün olduğunca açık ortaya koyun ve yargıdan uzak durun. Bilgisini ve yeteneklerini ölçerken bile, onu desteklediğinizi bildiğinden emin olun.

Öğrenme yoldaşının gündemi yoktur. Gündem, yoldaşlık isteyen tarafından belirlenir. Yoldaşlık yaptığınız kişinin programına uymaya çalışın. Hedeflerini ve gelişim yolunu kendisinin belirlemesine izin verin. Bu yolun kurumun hedefleriyle uyuşması elbette istenilen bir durumdur ancak öğrenme yoldaşının, kişisel önceliklerini koçluk ilişkisine yansıtmaması gerekir. Bir noktaya parmak basmanız gerektiğinde, bunu koç değil yönetici kimliğinizle yapın ki güçlükle kurduğunuz özel koçluk ilişkisi zarar görmesin.

Kolaylaştırın ve birlikte çalışın… Öğrencilerini her zaman sorularla yönlendiren Sokrat gibi, en iyi koçlar / yoldaşlar asla cevapları doğrudan vermez ya da uzman gibi davranmaz. Yoldaşlığını yaptığınız kişinin ihtiyaçlarına odaklanın. Kendi yaşam hikâyenizi ve savunduğunuz kuramları unutun. Bir problemle baş etmek için pek çok seçeneğiniz olabilir. Son seçeneği, yoldaşlığını yaptığınız kişi sunmalı; siz kolaylaştırıcı ve birlikte çalışan rolünü üstlenmelisiniz.

Yoldaşlık yaptığınız kişinin güçlü yönlerinin farkına nasıl varabileceğini, zayıf yönlerini nasıl güçlendirebileceğini öğrenmesini istiyorsanız, kendinin farkında olmak yaklaşımını benimsemelisiniz. Siz de kendinizin farkında olmalı, davranışlarınızın çevrenizdekiler üzerinde nasıl bir etki yapacağını anlamalısınız. Ancak bu şekilde yoldaşlık yaptığınız kişide de benzer bir farkındalığa yol açabilirsiniz.

Kendi kurumunuzdaki bir kişiye yoldaşlık yaparken, öğrenme liderliğinin temel ilkesini uygulayın, deneyerek öğrenmesine izin verin. Çoğu insan deneyimleyerek öğrenir, büyür ve değişir. Yoldaşlık yaptığınız kişinin geçmişteki yaşantılar üzerinde düşünmesine ve neyin iyi, neyin kötü gittiğini analiz etmesine izin verin. Deneysel öğrenmeyi teşvik ederseniz, öğrencinizin ders bittikten çok sonra bile gelişmeye devam ettiğini görürsünüz.

Çok zor da olsa, yoldaşlık yaptığınız konularda rol modeli olun…

Öğrenme yoldaşlığı ilişkisinde hayal kırıklığına mı uğradınız? Yaratıcı Liderlik Merkezi CCL’den Douglas Riddle’ye kulak verin: “Temel yaklaşımlara geri dönün bakın. Hayal kırıklığına uğrayan ister koç ister koçluk yaptığı kişi olsun, çözüm çoğu zaman bu 6 temel yaklaşımdan gelir.” Kendinizi bir konuda yoldaşlık yapmaya hazır hissetmiyor musunuz? Kişiyi daha deneyimli birine, temel ilkeyi sizden daha iyi uygulayacak bir öğrenme yoldaşına yönlendirin.

Bu yüzyılın “öğrenen”lerinden biri olmak istiyorsanız, kendinize bir öğrenme yoldaşı bulun ve vakit geçirmeden okulunuzda meslektaş çemberleri oluşturun.