Başarı hikayesi oluşturmak için stratejiler…

Başarı hikayesi oluşturmak için stratejiler…

İlk Yayın: Hürriyet Eğitim / 27 Mayıs 2013

Son dönemde yazdığım yazılarda, özellikle eğitim sistemimizin inovasyon ihtiyacının üzerinde durmaya çalıştım. Bu yazıda, biraz daha kişisel ve kurumsal alanlara inmek istiyorum.

Eğitim yılının sonuna geldiğimiz şu günlerde, pek çok kişi ve kurum değerlendirmeler yapıyor. Kişisel ve kurumsal olarak yapılan başarı analizleriyle, gelecek yıla en iyi hazırlanabilmenin planları yapılıyor. Kişi ve kurumlar, önümüzdeki birkaç ayı bu hazırlıklarla geçirecek ve sonra yine yeni bir yıl, bir öncekine benzer hedeflerle ve büyük hayallerle başlayacak. Son yıllarda eğitim dünyasında kişisel ve kurumsal boyutta yıl sonu hayal kırıklıkları bir çıkmaza dönüşmüş durumda.

Bunu rahatlıkla sektörün tüm paydaşlarında görebiliyorum. Kamuda çalışan tüm meslektaşlarımın yeni bir heyecan oluşturması, neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. Üst düzey yöneticiler dahil herkeste, bir “Godo’yu beklerken” hali var. Bir kurtarıcı çıkar mı bilmem ama gençlerimiz için zaman hızla akıyor. Özel okullarda da durum farklı değil. Bu sıralar sektörde çok sayıda yeni kurum açılırken, mevcut yatırımcılar dahi her yıl sonu ulaşamadıkları hedeflerden şikayet ederken, özel okul çalışanı meslektaşlarımızın tatmin duygularının da bir hayli aşağılarda olduğunu söyleyebilirim. Veliler ise hem resmi okullarda, hem de özel okullarda mutlu değiller… Kurumunda veya kendisinde yenilik, değişim, yaratıcı gelişimler kısacası inovasyon arayanlar için önerim, kendilerini üç boyutta analiz ederek, bir gelişim ve dönüşüm stratejisi kurmaları olabilir.
Kişisel veya kurumsal analiz için şu 3 boyut, analiz için temel bileşenlerdir:

Ortamlar

– Kişisel olarak içinde bulunduğunuz tüm ortamları, sanal mecralar dahil olmak üzere, analiz edin.
– Bu ortamlarda ne üretiyorsunuz ve ne kazanıyorsunuz? Bunlar, gerçekten yapmak istedikleriniz ve/veya yılın başında koyduğunuz hedeflerin gerçekleşmesi için geçerli ve yeterli ortamlar mıdır?
– Kurumsal ve kişisel öğrenme ve gelişme için uygun mecraları oluşturabiliyor musunuz?
– Fiziksel ve sanal ortamlarınızın, hedeflerinize yönelik en üst performansla kullanıldığını düşünüyor musunuz?

Süreçler

– Kurumunuzun ve/veya kendinizin içinde bulunduğunuz tüm süreçleri detaylarıyla analiz edin. Hiyerarşik yapı içindeki yeriniz, kurumunuzun üretim ve tasarım süreçleri vb. tüm detayları analiz içine almak önemlidir.
– Öğrenciyi nasıl seçiyoruz, hazır bulunuşluklarını nasıl anlıyoruz?
– Kendi performansımızı, süreç içindeki verimliliğimizi nasıl anlıyoruz?
– Öğrenme ve öğretme süreçlerinin verimliliği nasıl ölçülüyor ve sağlanıyor?
– Formal ve informal öğrenme süreçleri nasıl işliyor?

Yönetim

– Kurumunuzda tüm yönetim adımlarını ve pozisyonlarını, kendinizde ise özyönetimle ilgili yaptıklarınızı analiz edin.
– Nasıl bir yönetim organizasyonunuz var?
– Hangi pozisyonlar ve görev tanımları var?
– Yönetim verimliliği ve pozisyon gerekliliğini nasıl ölçüyorsunuz?
– İşlevini kaybetmiş pozisyon ve yönetim basamakları nasıl yenileniyor?
– Pozisyonlar mı yoksa kişilerin üretim sonuçları mı kurumsal olarak daha önemli?
– Kişisel olarak kendinizi nasıl yönettiğinizi biliyor musunuz? Duygularınızı, performansınızı ve ilişkilerinizi nasıl yönetiyorsunuz?

Yeni bir yıla hazırlanmak için ortamlarınızı, süreçlerinizi ve yönetimi analiz edin, kendinize bulduğunuz öğrenme yoldaşıyla hemen plan yapın.

Planlı süreçlerle okul ve eğitim sisteminin performansını arttırma konusunda bir başarı hikayesini paylaşmak istiyorum. ABD’de bir okul bölgesine (school district) yeni atanan eğitim bölgesi müdürü (Superintendent) göreve geldiğinde tüm paydaşlarla detaylı bir analiz yapıyor. Bu bölgede yüksek oranda Hispanic yani ana dili İspanyolca olan düşük gelirli göçmen aile çocukları var. İngilizce ikinci dil olarak öğretiliyor. Lise mezuniyet oranı çok düşük, üniversiteye gitme oranı ise ulusal ortalamanın çok altında. Tüm analizleri yaptıktan sonra, bölge için bir stratejik plan yapıyorlar. En fazla 5 yıl içinde bu planın tüm okullarda gerçekleştirilmiş olması konusunda karar alıyorlar. Plandan belki de daha önemli olan aslında planlama süreciydi…

Analiz ve araştırmaların sonucunda, öğrencilerin etkin öğrenmesi ve başarıyı çok yönlü olarak arttırabilmek için tüm okullarda 7 temel öğrenme davranışı/stratejisi belirliyorlar. Beş yıl içinde tüm okullar bu 7 temel stratejiyi kendi kurumsal durum analizlerine bağlı olarak kademeli bir şekilde tam olarak uygulanır hale getiriyor.

Öğrenci başına 7,4 saat gönüllü destek

Beşinci yılla birlikte tüm göstergelerde ciddi iyileşmeler görülmeye başlıyor. Son 3 yılda en çok sıçrama gösteren okul bölgeleri arasına giriyorlar. Lise mezuniyet oranları ve üniversiteye gitme oranları ülke ortalamalarının çok üstünde gerçekleşiyor…

Okul bölgesinin tüm paydaşlarca paylaşılan vizyonu şöyle:

”Her öğrenci, ekonomik koşullarına bakılmaksızın, anaokuluna kayıt olduğu günkü gibi öğrenme merakı ve tutkusuyla liseden mezun olur.”  Bölgelerindeki üniversiteile ortak strateji geliştiriyorlar. Öğrencilerin fiziksel, zihinsel ve duygusal gelişimi için veli ve toplum katılımını en üst düzeyde öncelik olarak gerçekleştiriyorlar. Sadece 2012 yılında yaklaşık 12 bin gönüllü 252 bin saat çalışıyor. Öğrenci başına 7,4 saat gönüllü destek… Gönüllülük özellikle 2 alanda gerçekleşiyor: Okur-yazarlığı geliştirme ve mentörlük.

Özetlemek gerekirse, bir başarı hikayesi, eğitim açısından kısa sayılabilecek 5 yıl gibi bir sürede, etkili bir analizin yanı sıra, tüm paydaşların paylaştığı vizyon ve liderlikle elde edilebiliyor…

Bu değişimi oluşturan 7 temel öğrenme davranışı/stratejisi ise şöyle:

1 – Öğrenme Hedefi:  Öğrenciler öğrenme hedeflerini tanımlar ve kendileri için anlamlandırır. Öncelikli olarak hedef koyma ve takip etme süreçleri öğretilir. Öğrenciler, öğrenme hedefleriyle kendi hedefleri arasında bağ kurar.

2 – Öğrenme için Değerlendirme: Öğrencilerin öğrenme hedeflerine ulaşması süreç değerlendirmesiyle takip edilir. Süreç değerlendirme bir öğretim tekniği olarak kullanılır. Ayrıca öğrenciler de kendi süreçlerini değerlendirir. Özdeğerlendirme, herkes için kişisel gelişimin bir parçası olarak görülür.

3 – Zorlama ve Müdahale için Plan: Öğrenciler, sınıf süreçlerinde zorlanmaya ve müdahale stratejilerine hazırdır ve uygularlar. Her öğrenenin beyni, aslında yapabileceğinin bir kademe üstünde zorlanmayı sever. O nedenle zorlama ve ihtiyaç halinde müdahale planları hazırdır. Elbette bireysel farklılıkları gözeterek…

4 – Yüksek Beklentili Stratejiler: Öğrenciler, yüksek beklentileri için çok çeşitli öğrenme stratejileri ve araçlarını kullanır ve anlar. Hem öğrenciler hem de diğer paydaşlar, yüksek beklentili stratejilerin tatmin ve başarı için öneminin farkındadırlar.

5 – Öğrenci İşbirliği ve Öğrenen Meşguliyeti: Öğrenciler etkileşim içinde, kendi öğrenme süreçleriyle ilgilidir. Her düzeyde takım çalışması, işbirlikli öğrenme ve proje temelli öğrenme startejileri kullanılarak öğrencilerin zihinsel düzeyde de meşgul olmaları sağlanır. Yaşama hazırlayan becerilerin yanında bilişsel gelişim süreçleri de önemsenir.

6 – Veri Analizi ve Hedef Koyma: Öğrenciler kendi gelişimlerini sürekli takip edebilmek için öğrenme hedefleri koyar. Eğitimciler veriye dayalı karar verme ilkesinden hareketle sürekli veri toplarlar. Ortak toplantılarla her düzeyde analiz yapılır. Hedef koyan ve bunu izleyen, geliştiren anlayış tüm paydaşlarda gözlemlenebilir.

7 – Öğrenmenin Değerlendirilmesi: Öğrenciler öğrenme hedefleriyle uyumlu öğrenme kanıtları oluşturur. Sonuç, değerlendirme çıktı kalitesi ve hedeflerin gerçekleşmesinin değerlendirilmesi için kullanılır. Yukarıda söylediğimiz gibi, süreç değerlendirmenin yanı sıra, sonuç değerlendirme de 7 stratejiden biridir.

Yazar

Yenilikçi Öğrenme Merkezi Kurucusu & Eğitimci

Bir yanıt yazın